top of page

Gurme Felsefe: Ton Balığı, Su ve Nescafe Üzerine

  • Yazarın fotoğrafı: Mustafa Direk
    Mustafa Direk
  • 10 Nis
  • 2 dakikada okunur

Masamdaki Üç Nesneyle Hayat Üzerine

Bazen en derin farkındalıklar, gözümüzün önünde duranlarda gizlidir.


Giriş

Hayatın anlamını ararken çoğu zaman çok uzağa bakıyoruz.

Oysa bazen küçük bir dikkatle, sadece karşımızdaki nesnelere odaklanmak bile düşünsel bir kapı aralayabilir.


Bu yazıda, bir akşamüstü masamda duran üç basit nesneden yola çıkarak zihinsel bir farkındalık yolculuğuna çıkıyorum.

Ton balığı konservesi, yarım su şişesi ve sade bir kahve paketi…

Gelin, birlikte bakalım.



 Konserve Kutusundan Çıkan Minyatür Bilge (Karikatürize)
Konserve Kutusundan Çıkan Minyatür Bilge (Karikatürize)




1. Ton Balığı Stratejisi: Korunmak ve İşlevsel Kalmak

Masamın köşesinde duran konserve kutusu, önce metal yüzeyiyle dikkatimi çekiyor.

Sağlam, kapalı ve dış etkilere karşı dirençli. İçinde ise belirli ölçüyle kesilmiş, protein açısından zengin ton balığı.


Tasarımı belli ki tesadüfi değil: hem koruyucu hem de kullanışlı.

Ve düşündüm: Hayat da böyle değil mi?

Kendimizi dış dünyaya karşı koruyacak sağlam yapılar kurarız. Ama o yapının içinde işe yarayan, değerli bir öz barındırmak isteriz.


Belki de bu yüzden ben de kendi “ton balığı stratejimi” geliştiriyorum:

Dışa karşı sade ve dirençli, içte ise hazır, faydalı ve sakince bekleyen.



2. Su Şişesi Paradoksu: Yetmek ve Devam Etmek

Hemen yanı başımda duran 1.5 litrelik su şişesi yarısına kadar dolu.


Klasik soru aklıma geliyor: Yarısı dolu mu, boş mu?

Ama zihnim başka bir yöne gidiyor:

Eğer çok susamış olsaydım, bu 750 ml bana yeter miydi?

Sorunun aslı bu: Kaynak yetiyor mu, devam edebilir miyim?

Yanıt ise algıya değil, bilince dayanıyor.

Yarısı boş gibi görünse de, şu anki ihtiyacımı karşılıyorsa bu yeterlidir.

Ve ben, bilinçli bir farkındalıkla, kalan kaynakla ne yapabileceğimi planlarım.

Çünkü geçici doyumlar da değerli olabilir — eğer ardından harekete geçmeye devam ediyorsam.



3. Nescafe Paketi: Kırılganlık İçinde Taşınan Etki

14’lü sade Nescafe paketinin dışı oldukça zayıf, ince ve kolay zarar görebilir bir yapıda.

Ama içinde minik bir toz parçası, bana ciddi anlamda odaklanma ve keyif sağlayabiliyor.


Bu da beni insanın görünüşü ve iç potansiyeli üzerine düşündürüyor.

Dıştan zayıf, kırılgan ya da çelimsiz görünen şeylerin içinde güçlü bir etki taşıyabileceğini hatırlatıyor bu küçük paket.

Gerçek potansiyel, kabuğun içinde.

Ve çoğu zaman en sağlam deneyimler, en sade kapların içinden çıkar.



Kapanış: Nesneler Değil, Farkındalık Derinleşiyor

Bu üç nesneyle geçirdiğim birkaç dakikalık gözlem, bana bir şeyi çok net hatırlattı:

Yaşam farkındalığı, sadece büyük sorular sormakta değil;

küçük şeylere büyük dikkatle bakmakta gizli.

Masamda duran bir ton balığı, bir su şişesi ve bir kahve paketi,

zihnimde bir yazıya dönüştü.


Belki de yaşamak budur:

Her anı yazılabilir bir forma çevirmek.



Farkındalık Notu

Bu yazıyı okurken kendi masandaki nesnelere göz atmanı öneririm. Bir kalem, bir telefon, bir anahtar…

Son Yazılar

Hepsini Gör
Bir Yorum Bırak

Yalnızca Yorum Bırakanlar: Duygusal Katılım mı, Dijital Refleks mi? Bir paylaşım yapıyorsun. Altına gelen onlarca yorum arasında bazıları...

 
 
 
Düşünsel Bir Ara

Sessizlikle Kalmak: Sürekli Tüketen Zihne Düşünsel Mola Sosyal medya akıyor, haberler yenileniyor, podcast'ler oynatılıyor, videolar...

 
 
 

Comments


Kanepe
Add a Title
Add a Title
Add a Title
Track NameArtist Name
00:00 / 01:04
bottom of page